Yenersen aslansın, yenilirsen köylüsün

Süper Lig’te şimdiye kadar sanıyorum ki 7 teknik direktörün bileti kesildi. Çok garip gerçektende daha ligin ilk yarısı bile bitmemişken bu kadar teknik direktör değişimi ligimizin ne kadar kaliteli ne kadar zorlu olduğunun göstergesi mi? Yoksa Türk futbolunu yönetenlerin ne kadar futbol konusunda bilgisiz olduklarını mı gösterir?

Türk futbolunun en büyük hastalıklarından birisidir istikrarsızlık. Daha iki gün önce 10 ay içerisinde Türkiye’de alınabilecek tüm kupaları almış bir kişinin kovulduğuna şahit olduk. Bu haberden bir kaç gün önce ise başkanın sevmediği kişilerle yemek yediği için kovulan başka bir teknik direktör daha görmüştük ama burada işin en trajikomik olan yanı ise o yemeği teknik direktör yememişti onun ikizi yemişti. Evet kendisinin bile gitmediği yemek yüzünden kovulan bir teknik direktör Şota. Şota’nın deyişi ile yemeği kardeşi yedi hesabı Şota ödedi.

Bir takım başarısız olabilir, bir teknik direktör de başarısız olabilir ama bir takımın başarısız olma sebebi sadece teknik direktör olamaz bence. Belki de kaçan şampiyonluğun sebebi yanlış şekilde futbolculara masaj yapan masöz bile olabilir. Sezonun en kritik zamanlarında 4-5 futbolcuya yanlış masaj yapıp bir şekilde kaslarının zorlanmasına sebep olup onları sakatlığa iten bir masöz bile şampiyonluğu kaybettirebilir.

Bizim ülkemizde bir takım 3-4 maç üst üste kötü sonuçlar olduğunda hemen teknik direktörün işine son verilir sanki kendi oyuna girip kendi kalesine gol atmış gibi. Evet teknik direktör çok ciddi hatalar yapabilir, olmayacak taktiklerle maçlara çıkıyor olabilir veya oyun içinde çok kritik derece hatalı oyuncu değişikliği de yapmış olabilir. Önemli olan bu hatalarını fark etmesi ve tekrar etmemesi. Fakat burada daha büyük suçlular var bana göre, bu kişilerde futbolumuzu ve takımlarımızı yöneten kişiler. Yöneticilerin kaç tanesi futboldan gelmiş? Kaç tanesi futbolculuk yapmıştır gerçekten merak ediyorum. Bizim yöneticilerimiz genelde ya malum liseden mezun olmuş oluyorlar ya da müteahhit oluyorlar. Neden bizim bildiğimiz eski futbolcular yönetimlere girmiyorlar. Nedense bizim eski futbolcular ya teknik direktör olup abuk sabuk şekilde çalıştırdığı takımlardan kovuluyorlar ya da menejerlik yapmanın peşine düşüyorlar. Yahu geçin profesyonel bir yönetici olun biraz eğitim alın diyeceğim ama çoğu lise mezunu olduğundan buda pek mümkün görünmüyor sanki. Evet yine ilk soruna, en temel soruna geri döndük. Futbol ile eğitim paralel gitmiyor. Ya sadece futbol ya da sadece eğitim. İşte bana göre dünya çapında futbolcu çıkaramamızın en büyük sebeplerinden biri de bu. Herkes altyapılarda adam yetişmiyor diyor. Yahu arkadaş sen altyapıda olupta bu çocuk ilerde çok büyük topçu olacak dediklerini büyük topçu yapabildin mi ki bunu diyorsun. Hani Muhammet vardı (yerli Messi), hani Mehmet Badtal vardı (Yeni Hakan Şükür), hani Okan Koç vardı UEFA bile en iyi yeteneklerde gösteriyordu, nerede bu yetenekler neden olmadılar? Sen futbolu oynatırken psikolojik eğitimi vermezsen bizden yıldız mıldız çıkmaz.

Gel gelelim tekknik direktörlerin çok kolay kovulmasına, işte sorun az önceki o yıldızları çıkaramayan adamların şuanda futbolu kısmende olsa yönetiyor olmasından kaynaklanıyor. Kibir bolca var, sabır ise mercekle aranıyor, destek desek şampiyon olunca aslansın kaplansın, ligin ilk 3 haftası yenilince “bu adam köylü”  ya da teknik direktörmü şampiyon yaptı bu takımı diye demeçler veriyorlar.

Bizim en büyük hatamız eğitimsizlik hem yöneticiler eğitimsiz (Futbol konusunda), hem futbolcular eğitimsiz, hatta taraftar bile eğitimsiz.

Yapılacak tek şey var, yönetim kadrolarında gençlere yer açın. 30 yaşında yönetim kuruluna alın bu insanları, 35-40 yaşında genç başkanlar görmek istiyorum ben artık. Ve en önemlisi Siyaseti futboldan uzak tutun. Futbolda siyasete yer yok!

hamza-hamzaoglu

Yorum Bırakın